"Bu site Kazakistan'dan çağlayan Bilge Abay'a adanmıştır." Muhammet Negiz | “Kıyam, yakaza ve yürüyüş... Bu üçü olmadan ilim olmaz! ” Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu

Kazakistan'dan Çağlayan Bir Türk Bilgesi: ABAY KUNANBAYOĞLU ...
"Kazakistan - Atyrau Üniversitesi, Uluslararası "Abay Mirası" eser yarışmasına başvuru yapıldı..."

10 Nisan 2021 Cumartesi

Abay Kunanbay Kimdir? | Abay Kunanbay'ın Hayatı


Abay Kunanbay Kimdir? |  Abay Kunanbay'ın Hayatı

Şair, yazar, filozof, eğitimci ve Kazak edebiyatının modern, realist ve yenilikçi yüzü Abay Kunanbay’in soyu Orta cüz Tobıktı’daki Arğın boyundaki Oljay Batır’dan gelmektedir. Oljay Batır’dan Aydos, Kaydos, Jigitek adlı üç nesli doğmuş ve bunların her biri daha sonra bir boy olarak devam etmiştir. Aydos’un Aypara adlı hanımından Irgızbay, Kötibak, Topay, Torğay adında dört oğlu olur. Bunların içinden Irğızbay babasının yöneticilik görevini devam ettirir. Irgızbay’ın Ürker, Mırzatay, Jortar, Öskenbay adlı çocukları olur. Bunlar içinden Öskenbay, geçim ehli ve idarecilikte adil birisi olarak nam salmıştır. Bu nedenle halk arasında “haklıysan Öskenbay’a, haksızsan Eralı’ya git” diye bir söz yayılmıştır. Öskenbay’ın ilk hanımı Zere’den Kuttımuhambet, Kunanbay, Taybala adlı üç çocuğu olur. Kuttımuhambet gençken vefat eder. Zere’den sonra dört hanımı daha olan Öskenbay’ın dokuz oğlu daha olur.1 Abay 1845 yılının Ağustos2 ayında Doğu Kazakistan bölgesinde Semey’e bağlı Şıngıstav yakınlarındaki Kaskabulak’ta dünyaya gelmiştir. Abay’ın büyük dedesi Irgızbay, dedesi Öskenbay ve babası Kunanbay kendi dönemlerinin meşhur kişileri ve Tobıktı halkının yöneticileri olmuştur. Babası Kunanbay, ata babalarından daha uzun süre idarecilik yapmıştır.3 Kunanbay’in babası Öskenbay’dan itibaren başlayan yöneticilik onun nesli tarafından 150 yıl boyunca devam etmiş ve Sovyet hükümetinin yönetime el koymasıyla birlikte sona ermiştir. Kunanbay önce Şağın köyünü sonra Tobıktı ilçesini idare etmiştir. Yöneticilikte daha da yükselen Kunanbay bölge yöneticisi seviyesine gelip bölgenin en önemli ve tanınmış yöneticilerinden biri olmuştur.4 Kunanbay’in dört hanımı olmuş ve ilk hanımı Ayböbek’ten Kudayberdi, ikinci hanımı Uljan’dan Tenirberdi, İbrahim (Abay5 ), Iskak, Ospan, üçüncü hanımı Ayğız’dan Halilülla, Ismagul, Kemşat doğmuştur. Dördüncü hanımı Nurğanım’dan çocuğu olmamıştır. Kunanbay 40 yaşındayken Abay doğmuş ve babasının adil ve dirayetli yöneticiliğini görerek büyümüştür.6 Bütün çocuklarına karşı sert davranan babası Kunanbay, Abay’ın akranlarından üstün olduğunu görmüş ve onu kendi yanına alıp kadılık ve idarecilik işlerine alıştırmaya başlamıştır. Başlangıçta babasına işlerinde yardımcı olan Abay, büyüdükçe toplantılara ve davalara da katıldı. Böyle bir ortamda yetişen Abay, erkenden olgun düşünceye ve yönetim bilgisine sahip olmaya başladı.7

Abay aile içinde almış olduğu terbiyenin kaynağı, yumuşak huylu ve merhametli annesi Uljan ile ninesi Zere’dir. Gençliğinden beri şiir ve hikâyeye merak salan Abay, ninesi ve annesinin anlattığı hikâye ve masalları büyük bir hevesle dinlerdi. Kardeşlerinin içerisinden Abay, kabiliyeti, akıl ve feraseti yönüyle babasının dikkatini çekmiş ve onu kendi yerine hazırlamıştır.8

Okuma yaşına gelen Abay, köy mollasında ve kendi evinde okuma yazmayı öğrenir. Buna ilaveten halk arasındaki hatiplerin maharetli dilleri, kinayeli hikâyeleri, akınların, destancıların ve hikâye anlatıcılarının sözleri Abay’ın çocukluk döneminde sanatsal hislerinin ve bu geleneklere olan merakının temelini oluşturmuştur. Sekiz yaşına gelen Abay, zekâsı ve maharetiyle babası Kunanbay’in dikkatini çekmiş ve Kunanbay, oğlu Abay’ın kendi yolunu, geleneğini devam ettirebilecek yeteneğe sahip olduğuna kanaat getirerek onu Semey’e götürerek Molla Gabduljappar’a teslim eder. İki yıl kadar bu mollada okuyan Abay, İslam dininin kaidelerini öğrenmiştir. On yaşına gelen Abay, mescit yanındaki medresenin hocası Ahmetriza’da eğitimine devam eder. Mollaların eğitiminden geçen Abay, kendi gayretiyle Orta Asya, Tacik ve Fars halklarının büyük şairleri Nevaî, Nizamî, Firdevsî’nin eserleriyle tanışır. Bu eserler insanlık düşüncesinin gerçekçi motifleriyle Abay düşünce yapısının şekillenmesinde etkili olmuştur.9 Abay, medreseler boyunca dinî bilgisini geliştirmekle kalmamış Arap, Fars ve Türk dillerini öğrenmiş ve doğu klasiklerini okumuştur. Böylece Müslümanlığı okuyarak özgür bir şekilde öğrenip geliştiren Abay, artık Rus dilini de öğrenmeye niyet etmiştir. Bu niyetini de medrese eğitiminin son yılını Semey’deki “Prihodskaya Şkol” (Manastır Mektebi)’a giderek göstermiştir. Burada üç ay Rusça öğrenmiş ve Rus dilindeki eserleri de okuyarak Rusçasını iyice geliştirmiştir. O dönem şartlarına bakıldığında bozkır yaşamı için bu çok ileri bir eğitim seviyesidir. Bu nedenle babası Kunanbay, Abay’ın eğitimini on üç yaşındayken tamamlatıp gelecekte yönetici olabilmesi için idarecilik işlerine yönlendirdi. Yanında gezdirip halk arasındaki davalara, tartışmalara tanık olmasını sağladı. Tanınmış hatiplerin sözlerini dinletti, onların sanatsal sözlerini ve söz kabiliyetlerini Abay’a tecrübe ettirip gönlüne işletti. Böylece Abay’ın manevi ve sanatsal dünyasının gelişmesine imkân sağladı.10

Abay’ın eserlerinin temel kaynağı milli kültürdür, özellikle içinde doğup büyüdüğü Kazak sözlü edebiyatıdır. Köklü bir geçmişe sahip halk edebiyatında akınlar ve ozanların ruhundaki inceliği, coşkuyu ve bilgeliği kendi kodlarına da almıştır.11 Rus dilini öğrenen Abay, geniş dünyanın eşiğini kendine açıp zengin hazinelerine ulaşmış gibi oldu. Kitap okumak için sürekli kütüphaneye giden Abay, orada tanıştığı kişilerle sohbet edip gönül ve zihin dünyasını aydınlattı. Bozkır halkından bir çocuğun kütüphaneye gelip kitap okuması, o dönemlerde rastlanan bir şey değildi. Bu yüzden bazı okuyucular, güngörmüş ihtiyarlar, fikir adamaları Abay’la sohbet edip ona değer vermişler. Böylece kütüphanede herkesin görmesine izin verilmeyen kitapları, el yazmaları hatta kendilerine ait kitapları Abay’ın okuması için imkân sağladılar.12 Abay’ın bilhassa gençlik yıllarında tanıştığı bazı Rus aydınları vasıtasıyla Rus edebiyatını ve dolayısıyla da Avrupa edebiyatını takip ettiği anlaşılmaktadır. Onun Rus klasiklerinden Tolstoy, Puşkin, Lermontov, Saltıkov, Şçedrin ve Nekrasov’u; ayrıca Avrupalılardan da Goethe, Byron, Spencer, Spinoza, Darwin, vb. gibi yazarları severek okuduğu bilinmektedir.13

Abay, Rus klasiklerini okuyarak hayatın, toplumsal değerlerin sırrını başka bir yönüyle de anlamaya başlar. Daha önceleri iyilik ve kötülük, zenginlik ve fakirlik gibi durumların tamamının Allah’tan olduğunu mollalardan dinleyen Abay, artık hayat hakkında, ondaki toplumsal dengesizlik hakkında akla uygun, hayata yakışır fikirler sahibi olmaya başladı. Zenginlik ve fakirlikte, iyilik ve kötülükte insanların düşünce yapılarının da çok önemli olduğunu anladı. Abay’ın ihlası, gayreti ve isteği o zamanlardaki ilerici düşünceleri, eğitim ve hümanizm anlayışı gelişti ve değişti.14 Abay, Rus klasiklerini okumakla kalmayıp bunlardan bazılarını Kazak diline de aktarmıştır. Böylece sadece kendinin değil halkının da gelişmiş medeniyetlerle tanışmasını sağlamıştır.15 Abay sadece Rus klasiklerinden çeviri yapmıştır. Bayron, Gothe gibi Avrupalı şairlerin şiirlerini de Lermantov’un Rusçaya yaptığı çeviriler üzerinden Kazak diline çevirmiştir. Abay, Krilov’dan bir grup fabl, Puşkin’in “Evgeniy Onegin”’inden bölümler ve Lermantov’dan çeviriler yapmıştır. Bunun yanında Bunin’den sadece bir şiir çevirisi yapmıştır. Son dönem araştırmacılarından bazıları Abay’ın, A. Mistkeyeviç’in az da olsa bazı şiirlerine anlam bakımında yakın olan şiirlerinin olduğu görüşünü dile getirmiştir. Abay’ın eserleri içinde çevirilerin sayısı 40 kadardır.16

1845 yılan yılında doğan Abay, 1904 tavşan yılında 59 yaşındayken vefat etmiştir.17

Dipnotlar:

1 Abay Entsiklopediya, (Bas Redaktor Nurğaliyev, R. N.; Ahmetov, Z.; Avezova, L. M.; Erzakoviç, B. G. vd.), Atamura, Almatı 1995, s. 47-48.

2 Doğum tarihinin ağustos ayı içerisinde olduğu birçok kaynakta ortaktır. Ancak ağustos ayının kaçında doğduğu ile ilgili olarak farklı veriler vardır.

3 Nurğali, R. N.; Aymuhambetova, J. Ä,; Baytanasova, Q. M.; Qaliyev, A. Q.; Qazaq Ädebiyeti, Jalpı Bilim Beretin MekteptiñQoğamdıq-Gumanitarlıq Bağıtındağı 10. Sınıbına Arnalğan Oquvlıq, Jazuvşı, Almatı 2010, s. 120.

4 Abay Entsiklopediya, (Bas Redaktor Nurğaliyev, R. N.; Ahmetov, Z.; Avezova, L. M.; Erzakoviç, B. G. vd.), Atamura, Almatı 1995, s. 371.

5 Abay ismi, annesi Uljan’ın oğlunu severken söylediği “abayım, abayjanım” şeklindeki sevgi ifadesinden kaynaklanmaktadır. Daha sonra İbrahim ismi yerine Abay ismi yayılmış ve bu da şairin mahlası olmuştur. (Bkz. Aşa, E.; İbrahim Abay Kunanbayoğlu’nun Edebî Çehresi, Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, C. 27, s. 48)

6 Abay Entsiklopediya, age., s. 371.

7 Kunanbay, A.; Nasihatler (Kara Sözler), Çev.; Zefer Kibar, SFN Grafik, Tasarım, Baskı, Ankara 2014, s. 12.

8 Nurğali, R. N.; Aymuhambetova, J. Ä,; Baytanasova, Q. M.; Qaliyev, A. Q.; Qazaq Ädebiyeti, Jalpı Bilim Beretin MekteptiñQoğamdıq-Gumanitarlıq Bağıtındağı 10. Sınıbına Arnalğan Oquvlıq, Jazuvşı, Almatı 2010, s. 120.

9 Süyinşaliyev, H.; 19. Ğasırdağı Qazaq Ädebiyeti, Mektep, Almatı 1986, s. 191.

10 Nurğali, R. N.; Aymuhambetova, J. Ä,; Baytanasova, Q. M.; Qaliyev, A. Q.; Qazaq Ädebiyeti, Jalpı Bilim Beretin MekteptiñQoğamdıq-Gumanitarlıq Bağıtındağı 10. Sınıbına Arnalğan Oquvlıq, Jazuvşı, Almatı 2010, s. 121.

11 Aşa, E.; İbrahim Abay Kunanayoğlu’nun Edebi Çehresi, Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, C. 27, 1997, s. 55.

12 Süyinşaliyev, H.; Qazaq Ädebiyetiniñ Tariyhı, Sanat, Almatı 1997, s. 869-870

13 Öner, M.; “Abay Kunanbayulı ve Tabiat Şiirlerinden Seçmeler”, Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi, TDK Yayınları, Ankara, Bahar-1996, S: 1, s. 90.

14 Süyinşaliyev, H.; 19. Ğasırdağı Qazaq Ädebiyeti, Mektep, Almatı 1986, s. 192.

15 Qazaq Prozası, Hrestomatiya II, 19-20. Ğasırlar, Ğılım, Almatı 2001, s. 158.

16 Ävezov, M. O.; Abay Qunanbayev, Ğılım, Almatı 1967, s. 184-185.

17 Bökeyhanov, Ä.; “Abay (İbrahim) Qunanbayev”, Abaydı Oqı, Tañırqa, Ana Tili, Almatı 1993, s. 12.




Kaynak:

Ayan, Ekrem Bir Devrin Aynası Abay Kunanbay ve Kara Sözler/ yazar: Ekrem Ayan. – Ankara: Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi, 2017 190 s. ; 16x24 cm. – (Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi inceleme-araştırma dizisi; yayın no: 48)
Share:

0 yorum:

Yorum Gönder


En Popüler Yayınlar

Total Pageviews


Yürü! Hür mâviliğin bittiği son hadde kadar!... İnsan, âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar. Yahya Kemal Beyatlı

İhsan Fazlıoğlu Dersleri

ÖĞRENMEYİ SEVMEK

"Bilgiye sahip olarak doğmuş birisi değilim. Yalnızca öğrenmeyi ve öğretmeyi seviyorum."
Konfüçyüs

"Bilgi, ahlaki hareketten kalan şeydir."
Nurettin Topçu

Translate

ABAY

Bu Blogda Ara

Etiketler

Katkıda bulunanlar

Link list 3